Kıbrıs

KTÖS’ten hükümete çağrı

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, hükümete, diploma usulsüzlükleri ile ilgili cezai kovuşturmanın yapılabilmesi için Meclisin önünün açılması çağrısı yaptı.

Maviş yazılı açıklamasında, Kamu Hizmeti Komisyonunun, Öğretmenler Yasası'nda açıkça düzenlenmeyen suçlardan ötürü bir yönetim kurulu üyelerini, daha ceza davası görülmeden acele ve usule aykırı bir şekilde yargılayıp, 4.5 yıl öğretmenlik görevinden uzaklaştırdığını, 18 yıl için de kademe ilerlemesini durdurduğunu kaydetti.

Kamu Hizmeti Komisyonunun “sahte belge düzenleme ve tedavüle sürme, haksız kazanç ve makam elde etme, görevini kötüye kullanma, çıkar çatışması, rüşvet” ve benzeri suç teşkil eden unsurlarla mahkemeye çıkmalarına rağmen üst düzey kamu görevlilerine kamu görevliler yasasının 102. ve 103. maddelerini yürürlüğe koymadığını ifade eden Maviş, şöyle devam etti:

“Anayasa tarafından bağımsız olması gerektiği düzenlenen KHK’nın bu tavrı yansızlık ve hesap verebilirlik ilkesi ile çelişmektedir.

Üyemiz ne kamuyu zarara uğratmış, ne de başka bir suç işlemiştir. Rüşvet vermemiş, imza sahtelememiş, haksız kazanç veya makam elde etmemiştir. Diploması gerçektir. Uyuşturucu, hırsızlık, sirkat, vahim zarar ile yakından uzaktan ilgisi yoktur. Buna rağmen sendikamızı hedef gösterme adına Kamu Hizmeti Komisyonu ceza davasını beklemeden benzeri görülmemiş bir cezayı kesmekte tereddüt etmemeyi bu saadet zincirini kuran ve devam ettirmek isteyenlere bir borç bildi.

Sayın Kamu Hizmetleri Komisyonu üyeleri,

Ülke sahte diploma düzenleme, tedavüle sürme, haksız kazanç ve menfaat elde etme, rüşvet verme, hediye alma, ihaleye yön verme gibi infial yaratan olaylarla çalkalanıyor. Bu işlere karışan üst düzey kamu görevlileri ile ilgili ne yaptınız? Cezai soruşturma veya cezai kovuşturmanın bildirilmesi ile ilgili yasa maddesi açık değil mi?”

Maviş, Başbakan'a da; “Dokunulmazlıkların ardına saklanmayın. Bakan ve vekil varsa cezai kovuşturmanın yapılabilmesi için Meclisin önünü açın! Haksızlık, ayrımcılık, partizanlık temeli ve sosyal/ahlaki çöküşün nedeni bu saadet zincirinin her halkası kopana kadar sözümüzü, eylemimizi esirgemeyeceğiz” çağrısı yaptı.