Kurtulmuş, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Genel Merkezi'nde düzenlenen TÜGVA İhtisas Akademi Açılış Programı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin en büyük gücünün, inanmış, fikri olan, dünyayı, kainatı ve kendisini tanıyan çok sayıda nitelikli genci yetiştirmesi olduğunu söyledi.

"Bizim neslimiz, gençlik dönemlerinde önüne koyduğu hedeflerin gerçekleşmesi bakımından fevkalade şanslı bir nesildir" diyen Kurtulmuş, kendi gençlik dönemlerindeki hedeflerin gerçekleşmesi için mücadeleler verildiğini anlattı.

Kurtulmuş, "Sadece bizim yaşadığımız dönemden başlamayın. En azından Osmanlı'nın son asırlarından itibaren başlayan bir fikri, bir siyasi mücadele cumhuriyet tarihimiz boyunca da devam etmiş ve özellikle bizim yaşadığımız dönemde de çok büyük bir mücadele eksenini oluşturmuştur. Bizim gençlik yıllarımızda konuştuğumuz meselelerin hemen tamamında önemli bir başarı kazanıldığını söylemek mümkündür." şeklinde konuştu.

"Gençlerimiz TEKNOFEST'ler üzerinden çok büyük bir teknolojik atılımın içine girmiştir"

Kurtulmuş, gençlik yıllarında önlerindeki büyük hedeflerden birinin, Türkiye'nin kendi milli sanayisini kurabilme hayali olduğunu ifade eden Kurtulmuş, o zaman bu fikre karşı çıkanların, Türkiye'nin kendi milli sanayi hamlesini yapamayacağına inananların, hep dışarıdan gelecek ithal teknolojilerle ancak Türkiye'nin ayakta durabileceğini zannettiklerini anlattı.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, bugün, milli savunma sanayisinden Türkiye'nin gecikmiş de olsa yerli otomobiline, Türkiye'nin uzay çalışmalarına, yüksek teknolojilerdeki gelişmeleri gördükçe Allah'a şükrettiklerini ifade ederek, şöyle devam etti:

"Dün Türkiye'ye 'Devrim' arabalarını çok görenlerin, bugün aynı şekilde 'Togg' arabasını da çok görmesi hiç de küçümsenecek bir mesele değildir. Dünkü mandacılık fikrine sahip olanların, nasıl Nuri Killigil'lere, Nuri Demirağ'lara, Vecihi Hürkuş'lara engel çıkarttılarsa bugün de aynı şeklide engel çıkartmak için kenarda bekledikleri aşikardır. Ama sevinerek görüyoruz ki, bugün Türkiye, insansız hava araçları meselesinde dünyanın sayılı ülkelerinden birisi haline gelmiştir. Gençlerimiz büyük bir özgüven içerisinde özellikle TEKNOFEST'ler üzerinden çok büyük bir teknolojik atılımın içine girmiş, büyük bir teknoloji çağının kapılarını açmıştır."

"Fikrini müzakere masalarında özgür bir şekilde dile getirebilen bir Türkiye var"

Türkiye'nin milli eksenini çizebilme hayalinin kendi gençliklerinin en büyük hayali olduğunu aktaran Kurtulmuş, "ya AB'nin kuyruğuna takılmak ya da Amerika'nın ekseninde durmayı kendileri için ödev kabul edenlere" inat, yıllar boyunca verilen mücadele sonunda bugün Türkiye'nin, kendi mili eksenini tahkim etmeye başladığını söyledi.

Kurtulmuş, "Artık oraya ya da buraya bağlı değil, uluslararası alanda her konuda fikrini ifade edebilen ama bu fikrini müzakere masalarında özgür bir şekilde dile getirebilen bir Türkiye vardır." dedi.

Türkiye'nin yıllar içerisinde tarihi ve kültürüyle bütünleşmesi için nice büyük toplantılar yaptıklarını anlatan Kurtulmuş, "Rahmetli Necip Fazıl'ın, konferanslarındaki, 'Ayasofya mutlaka açılacaktır' sözlerini dün gibi hatırlıyorum. Allah'a şükür, bugün Ayasofya açılmış ve kıyamete kadar Müslüman milletimizin emrinde olmaya devam edecektir." ifadesini kullandı.

Meslek lisesi mezunlarının da eşit bir yarışa girme talebinin, kendi gençlik yıllarının önemli taleplerinden birisi olduğunu belirten Kurtulmuş, bugün bu mücadelenin sonucunda ciddi mesafe alındığını aktardı.

Numan Kurtulmuş, "Dün bir tane imam hatip lisesi mezununun bürokraside bir yere gelmesine müsaade etmeyenler, bugün başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere çok sayıda imam hatiplinin diğer lise mezunları gibi Türkiye'de belli yerlere gelmesini görüşmüşlerdir." şeklinde konuştu.

Tek bir başörtülü öğrencinin üniversite kapısından giremediği, devlet memuru, milletvekili olamadığı dönemlerin çok geride kaldığını, bu konuda verilen mücadelenin de başarıya kavuştuğunu vurgulayan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Allah'a çok şükür, hedeflerini önüne koymuş ve bu hedefleri milletin desteğiyle gerçekleştirmiş olan bir neslin çocuklarıyız. Şimdi sizin önünüzde yeni hedefler koyma döneminin geldiğini ifade etmek isterim. Sizin neslinizle hiç şüphemiz yoktur. Allah'ın izniyle, sizlerin gayretiyle, sizlerin öncülüğüyle önünüze koyacağınız milli ve küresel hedefleri gerçekleştireceğinize inanıyorum."

"Nerede insanların her birisinin eşit hak ve özgürlüğe sahip olduğu gerçeği?"

Dünyanın zor bir dönemden geçtiğini dile getiren Kurtulmuş, bugünün gençliğinin düne göre güçlü, daha hazırlıklı, daha çok ne yapacağını bilir şekilde hareket etme mecburiyetinin bulunduğunu ifade etti.

Kurtulmuş, "Sadece en son karşılaştığımız İsrail'in Filistin'e yaptığı baskı ve zulümler, bu katliamlar değil, bu vesileyle ortaya çıkan, hatta bundan evvel ortaya çıkmış olan küresel ölçekteki sorunları çözmek ödevi de sizin omuzunuzdadır." dedi.

Gelecek hafta İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin kabul edilişinin 75. yılı olduğunu hatırlatan Kurtulmuş, şunları dile getirdi:

"Nerede İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi? Nerede insanların her birisinin eşit hak ve özgürlüğe sahip olduğu gerçeği? Nerede 75 yıl önce, bir daha asla bunlar yaşanmayacak diye o bildiriye imza atan ülkelerin siyasetçileri? Maalesef bugün kuvözdeki çocukları göz göre göre, bile isteye, dünyanın gözü önünde öldürenler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi şöyle dursun, insan olmak vasfını bile yitirmiş birtakım insanlardır. Maalesef bütün değerler, demokrasi, haklar, özgürlükler… Bunların hepsi çöp tenekesine atılmıştır."

"Bir gün sizin öncülüğünüzde yeni bir Birleşmiş Milletler kurulacak"

Dünyanın yeni bir küresel mimariye ihtiyacının bulunduğunu ve bunun kurulacağını belirten Kurtulmuş, "Bir gün sizin elinizle, sizin öncülüğünüzde yeni bir Birleşmiş Milletler kurulacak, dünyada yeni bir küresel siyasi mimari inşa edilecektir." değerlendirmesinde bulundu.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırıyla İslam ülkelerine de bir büyük dersin çıktığını ifade ederek, şöyle konuştu:

"Üzülerek ifade ediyorum. İsrail'in en büyük gücü ne yüksek askeri teknolojisi ne ABD'nin arkasında durması ne büyük bir propaganda mekanizmasına sahip olması ne dünyanın bütün finans gücünü elinde bulundurması değil. İsrail'in en büyük gücü; İslam ülkelerinin sessizliği, dağınıklığı, kararsızlığı ve bir inisiyatif kullanamıyor olmasıdır. Türkiye olarak bizim üzerimize düşen bir başka zorunluluk da bu anlamda İslam ülkelerinin halklarında var olan bu uyanışı, İslam ülkelerinin yöneticileriyle de paylaşmak, onların da bu anlamda insanlık cephesinin paydaşı olmasını temin edecek çok kararlı bir mücadeleyi ortaya koymaktır."

Erdoğan: Suriye-Türkiye ilişkilerini çok daha farklı bir yere taşıyacağız Erdoğan: Suriye-Türkiye ilişkilerini çok daha farklı bir yere taşıyacağız

"Ayasofya açılsın, zincirler kırılsın" sloganının, on yıllar boyunca milletin büyük çoğunluğunun söylediği, aslında slogandan öte bir dua olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, "İnşallah bir gün özgür Filistin'in başkenti olan Kudüs'teki Mescid-i Aksa'nın da özgürleştiğini göreceğiz. Mescid-i Aksa'nın da bütün insanlığın yeni döneminin başlangıç sayfası olduğunu göreceğiz. Her şey aslına döner. Mescid-i Aksa'nın asıl sahipleri Müslümanlardır. Filistin topraklarının asıl sahipleri Müslümanlardır." diye konuştu.