Rum kesiminin, Kıbrıs sorununda atılacak bir sonraki adımlara hazırlık olarak “ev ödevlerini yaptığı” yorumunda bulunan Fileleftheros gazetesi, Rum tarafının bir sonraki hamleler konusunda yeterince hazır olmak istediğini, bu yüzden de bazı önerileri analiz ettiğini belirtti.
Gazete “Lefkoşa Kendi Ev Ödevini Yapıyor” başlıklı haberinde, Rum tarafının bazı fikirleri ve önerileri incelemesinin Holguin’in gelişiyle bağlantılı olmadığını, çünkü Holguin’in kendi hamlelerine yönelik kartlarını açmadığını yazdı.
Kıbrıs sorunundaki paydaşların bildiği tek şeyin, Holguin’in yeni tur temaslarda bulunmak için 11 Mart’ta adaya geleceği ve ilk görüşmelerini de liderlerle yapacağı şeklinde olduğunu ileten gazete, elde ettiği bilgilere dayanarak Holguin’in 13 Mart’ta ise siyasi parti başkanlarıyla görüşmeler planladığını belirtti.
Gazete, Holguin’in Kıbrıs Türk ve Rum siyasi parti başkanlarıyla görüşeceğini ekledi.
-Kombos
Gazeteye göre Güney Kıbrıs Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos ise Holguin’in Kıbrıs’a gelişi ışığında program ve temaslarıyla ilgili herhangi bir resmi bilgilendirme olup olmadığının kendisine sorulması üzerine, programla ilgili bir bilgilendirme yapıldığını ancak bunun başlangıç aşamasında olduğunu söyledi.
Programın şekillenmesini “sürekli değişen bir durum olarak” nitelendiren Kombos, kendilerinin Holguin’in başlangıçta Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’le planlanan görüşmelerinden haberdar olduklarını ve ardından da programın nasıl şekillendiğini göreceklerini söyledi.
Holguin’in yakın gelecekte Ankara’ya gitmesinin beklenip beklenmediği sorusuna karşılık Kombos, Dışişleri Bakanlığının şu an sahip olduğu bilginin Holguin’in Kıbrıs’a geleceği şeklinde olduğunu belirtti.
Söz konusu çabada ilerleme sağlanması için Rum kesimi tarafından bazı öneriler hazırlanıp hazırlanmadığı sorusuna ise Kombos, hükümetin her türlü olasılığa karşı hazır olmak, aynı zamanda sürecin ilerlemesine nasıl yardımcı olabileceğini görmek için sürekli hazırlık halinde olduğunu dile getirdi.
Kombos, fikirler, fikirlerin sunulması veya eğer olacaksa nasıl bunun olacağı konusunda gereken hazırlığı yaptıklarını ancak kamuoyu önünde bunu tartışamayacaklarını ifade ederek, Kıbrıs’a ikinci kez gelişi ışığında Holguin’den herhangi bir şey talep edilmediğini vurguladı.
Kombos’un BM’nin adaya barış gücü göndermekle ilgili kararının 60’ıncı yılı dolayısıyla dün Lefkoşa Rum Belediyesinde düzenlenen bir etkinliğe katıldığını da yazan gazete, etkinliğe BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve UNFICYP Misyon Şefi Colin Stewart’ın da katıldığını kaydetti.
Gazeteye göre açıklamasında, Holguin’in Kıbrıs’a gelişinin akabinde görüşmelerine devam edeceğini ifade eden Stewart, sürece destek de belirtti.
Holguin’in ikinci tur görüşmelerinin esas amacının kendisine sorulması üzere ise Stewart, Holguin’in ilerleme sağlanması amacıyla başlatılan çabayı sürdürmeye çalışacağını sözlerine ekledi.
-Siyasi parti başkanlarının açıklaması
Güney Kıbrıs Meclisi ve DİSİ Başkanı Annita Dimitriyu, Holguin’in adaya ikinci kez gelişi ve ikinci tur temaslar konusundaki açıklamasında “bölgede yaşanan her şeyin barışın, güvenliğin ve refahın tesis edilmesi ile vatanın yeniden birleşmesi ve özgürleştirilmesinin gerekliliğini kendilerine daha çok hissettirdiğini” ileri sürdü.
Başka yol olmadığını ifade eden Dimitriyu, en azından nereye ait olursa olsunlar kendilerinin bu sorumluluğu yasama gücü ve siyasi varlıklar olarak üstlenmeleri gerektiğini kaydetti.
Dimitriyu hükümet tarafından da üzerinde mutabık kalınan çerçeve olan siyasi eşitliğe sahip iki kesimli iki toplumlu federasyon çerçevesinde ve BM kararları çerçevesinde doğru bir diplomatik stratejik sürecin yoluna koyulmasını umduğunu dile getirdi.
DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos ise BM’nin Kıbrıs sorunundaki yeni çabası ışığında kendisinin üstlendiği inisiyatif çerçevesinde dün eski AP Milletvekili ve eski Milletvekili Eleni Theoharus’la bir görüşme yaptı.
Papadopulos görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Hristodulidis’in AB’nin Kıbrıs sorununa aktif katılımıyla ilgili inisiyatifi ile BM’nin Kıbrıs sorunuyla ilgili kişisel temsilcisinin atanmasına değinerek, bu girişimleri desteklemelerinin doğru olduğunu dile getirdi.
Papadopulos, Kıbrıs sorunu müzakereleriyle meşgul olmuş farklı kişilerle fikir alışverişinde bulunmalarının kolektif bir çaba şekillendirilmesi açısından olumlu olduğunu düşündüğünü de ekledi.